Sıradan bir koşu parkuru ile dünya standartlarında bir atletizm arenası arasındaki fark nedir? Bu fark, milyonlarca liralık bir yatırımın kaderini, sporcuların kariyerini ve bir ülkenin uluslararası spor organizasyonlarındaki yerini belirleyen tek, güçlü bir belgede yatar. World Athletics Sertifikası.
Bu sertifika, sadece bir pistin yönetmeliklere uygun olduğunu teyit eden bir kağıt parçası değil, aynı zamanda o tesisin küresel spor ailesinin bir parçası olduğunun, sporcu sağlığına ve performansına en üst düzeyde önem verdiğinin ve uluslararası prestije sahip organizasyonlara ev sahipliği yapma yetkinliğinin bir beyanıdır.
Bu yazıda, World Athletics Sertifikasyonu‘nun karmaşık gibi görünen dünyasını, herkesin anlayabileceği netlikte, tüm teknik ve stratejik boyutlarıyla ele alacağız.
Bu kapsamlı rehberde, sertifikasyonun “neden” stratejik bir zorunluluk olduğunu, “ne” anlama geldiğini Class 1 ve Class 2 arasındaki farkları, “nasıl” elde edildiğini, teknik yapı ve sertifikasyon süreci ve en önemlisi, “başarısızlığı nasıl önleyeceğinizi” tüm detaylarıyla bulacaksınız. Amacımız, yapacağınız yatırımın sadece bir inşaat projesi olarak kalmamasını, uluslararası arenaya açılan bir kapı olmasını sağlamaktır.

1. Bölüm: Stratejik Bir Zorunluluk – World Athletics Sertifikasyonu Neden Göz Ardı Edilemez?
Bir atletizm pisti inşa etme kararı, genellikle büyük bir finansal taahhüttür. Ancak projenin gerçek değeri, kullanılan betonun metreküpü veya sentetik yüzeyin tonajı ile değil, o tesisin uluslararası spor ekosistemindeki yeri ile ölçülür. World Athletics (WA) sertifikasyonu, bu değeri yaratan ve koruyan temel mekanizmadır. Bu süreci ek bir maliyet kalemi olarak görmek, projenin potansiyelini en başından sınırlayan stratejik bir hatadır.
Sertifikasyonun Ötesinde – Bir Tesisin DNA’sını Değiştiren Değerler
Sertifikasyon, bir tesisin sadece teknik standartlara uygunluğunu değil, aynı zamanda taşıdığı vizyonu da belgeler. Bu vizyonun somut yansımaları dört ana başlıkta toplanabilir:
Uluslararası İtibar ve Marka Değeri:
Sertifikalı bir tesis, World Athletics tarafından tanınan ve resmi listelerde yayınlanan seçkin bir küresel ağın parçası haline gelir. Bu durum, tesisin ve ev sahibi şehrin veya ülkenin uluslararası alanda marka değerini artırır. Sertifika, mükemmelliğe olan bağlılığın bir kanıtı olarak kabul edilir ve bu da uluslararası takımların antrenman kampları için tesisi tercih etmesini, sponsorların ilgisini çekmesini ve medyanın daha fazla yer vermesini sağlar. Basit bir ifadeyle, sertifika, tesisinize küresel bir “kalite pasaportu” verir.
Sporcu Performansı ve Güvenliği:
World Athletics standartlarının temelinde sporcu biyomekaniği yatar. Sertifikalı bir pist, tüm yüzey boyunca homojen ve öngörülebilir performans özellikleri sunmak zorundadır. Bu özellikler arasında:
Bu hassas dengeler, sadece sporcuların en iyi performanslarını sergileyerek rekorlar kırmasına olanak tanımaz, aynı zamanda akut (burkulma vb.) ve kronik (stres kırıkları vb.) yaralanma riskini de önemli ölçüde azaltır. Sertifikasız bir pistte bu standartlar garanti edilemediğinden, sporcu sağlığı her zaman risk altındadır.

Uluslararası Organizasyonlara Ev Sahipliği:
Bu, sertifikasyonun en somut ve stratejik faydasıdır. World Athletics Yarışma Kuralları, en üst düzey uluslararası organizasyonlar için (örneğin, Dünya Atletizm Şampiyonaları, Olimpiyat Oyunları, Diamond League etkinlikleri) tesisin mutlaka Class 1 Sertifikası’na sahip olmasını şart koşar.
Diğer birçok uluslararası ve kıtasal şampiyona için ise Class 2 sertifikası asgari gerekliliktir. Dolayısıyla, sertifikasyon bir tercih değil, bu prestijli ve gelir getirici organizasyonlara teklif verebilmenin ve ev sahipliği yapabilmenin ön koşuludur. Sertifikasız bir stadyum, ne kadar modern olursa olsun, uluslararası yarışma takviminde yer alamaz.
2. Bölüm: Altın Standartları Deşifre Etmek – World Athletics Class 1 ve Class 2 Tesis Sertifikasyonu
World Athletics sertifikasyon sistemi, tesisleri iki ana kategoride sınıflandırır: Class 1 ve Class 2. Bu iki sınıflandırma arasındaki fark, sadece bir bürokratik detay değil, bir tesisin hangi düzeyde yarışmalara ev sahipliği yapabileceğini, projenin gerektirdiği denetim seviyesini ve toplam maliyetini doğrudan etkileyen temel bir ayrımdır. Projenizin hedeflerine en uygun sertifika sınıfını seçmek, planlama aşamasında verilmesi gereken en kritik kararlardan biridir.
Class 1 ve Class 2: Pistinizin Kaderini Belirleyen Seçim
Bu iki sertifika türü arasındaki temel ayrım, yüzeyin performansının nasıl ve ne düzeyde test edildiğine dayanır.
Class 1 Athletics Facility Certificate: Zirvelerin Sahnesi
Class 2 Athletics Facility Certificate: Ulusal ve Bölgesel Şampiyonaların Standardı
Bu iki sınıf arasındaki farkı net bir şekilde anlamak, proje sahiplerinin bütçelerini, hedeflerini ve risklerini doğru yönetmelerini sağlar. Class 1 hedefi, projenin en başından itibaren çok daha sıkı bir kalite kontrol ve denetim felsefesi gerektirir. Çünkü altyapıdan son katman uygulamasına kadar her adım, nihai yerinde testin sonucunu doğrudan etkiler. Bir hata yapıldığında geri dönüşü neredeyse imkansızdır. Class 2’de ise risk daha çok doğru ölçümün yapılmasına ve şartnamede belirtilen sertifikalı ürünün sahada birebir kullanıldığının garanti altına alınmasına odaklanır.
Sertifikasyon Sınıfları Arasındaki Temel Farklar
Aşağıdaki tablo, karar vericilerin iki sertifika sınıfı arasındaki temel farkları bir bakışta görmeleri için tasarlanmıştır.
Kriter | Class 1 Gereklilikleri | Class 2 Gereklilikleri | Field Spor Teknolojileri Uzman Yorumu |
Uygulanabilir Yarışmalar | WA Kural 1.1 kapsamındaki en üst düzey yarışmalar (Olimpiyatlar, Dünya Şampiyonaları vb.) | WA Kural 1.2-1.10 kapsamındaki diğer tüm uluslararası ve önemli ulusal yarışmalar | Tesisinizin ev sahipliği yapmayı hedeflediği en prestijli organizasyon, hangi sertifika sınıfına ihtiyacınız olduğunu doğrudan belirler. |
Yüzey Testi | Zorunlu Yerinde (In-Situ) Performans Testi. Akredite laboratuvar sahaya gelip yüzeyi test eder. | Yerinde test zorunlu değildir. Kullanılan malzemenin geçerli bir WA Ürün Sertifikası olması yeterlidir. Not: Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Türkiye’deki Class 2 sertifikalı projelerinde yüzey performans denetimleri zorunluluktur. | Bu, en temel farktır. Class 1, “inşaat kalitesinin” sahadaki performansını kanıtlarken, Class 2 “ürün kalitesini” ve “geometrik doğruluğu” garanti eder. |
Geometrik Ölçüm Raporu | Zorunludur. Tesisin tüm boyutları ve eğimleri lisanslı bir harita mühendisi tarafından ölçülmelidir. | Zorunludur. Class 1 ile aynı standartlarda bir ölçüm raporu gereklidir. | Geometrik doğruluk, her iki sertifika sınıfı için de pazarlık konusu edilemez bir temeldir. En küçük bir sapma bile sertifikayı tehlikeye atar. |
Akredite Laboratuvar Rolü | Sahada yerinde testleri gerçekleştirir ve raporlar. | Ürünün kendisi, daha önce bir akredite laboratuvarda test edilip ürün sertifikası almıştır. | Class 1’de laboratuvar projenin son denetçisidir. Class 2’de ise laboratuvar, projenin en önemli bileşeninin (yüzey malzemesi) kalite güvencesidir. |
WA Başvuru Ücreti | 10,000 USD (İlk Sertifika) | 2,000 USD (İlk Sertifika) | Bu ücretler WA tarafından güncellenebilir ve sadece başvuru bedelidir; test, ölçüm ve danışmanlık maliyetlerini içermez. |
Proje Riski | Yüksek. İnşaatın her aşaması nihai testi etkilediği için sürekli ve entegre bir kalite kontrolü gerektirir. | Orta. Risk, doğru ürünün tedarik edilmesi ve geometrik ölçümlerin hatasız yapılmasına odaklanmıştır. | Class 1 hedefi, projenin başından sonuna kadar uzman bir denetim ve danışmanlık partnerliğini neredeyse zorunlu kılar. |
3. Bölüm: Temelden Bitiş Çizgisine – Sertifikalı Bir Atletizm Pistinin Teknik Anatomisi
Bir World Athletics sertifikalı pistin başarısı, sadece en üstte görünen renkli EPDM granüllerinden ibaret değildir. Bu başarının ardında, birbiriyle mükemmel bir uyum içinde çalışan, her biri kendi kritik rolünü oynayan katmanlardan oluşan karmaşık bir mühendislik yapısı bulunur. “Tartan pist” olarak bilinen bu sentetik yüzeylerin inşası, en alttaki temelden en üstteki çizgilere kadar hassasiyet ve uzmanlık gerektirir. Bu bölümde, sertifikalı bir pistin teknik anatomisini ve mühendislik sırlarını katman katman inceleyeceğiz.
Başarının Katmanları – Tartan Pistin Mühendislik Sırları
Her Şeyin Başladığı Yer – Altyapı ve Drenaj
Bir pistin uzun ömürlü ve performanslı olmasının en temel sırrı, görünmeyen kahramanı olan altyapısındadır. Zayıf bir temel üzerine inşa edilen en pahalı sentetik yüzey bile kısa sürede deforme olmaya mahkumdur.
Sentetik Yüzey Sistemleri – Full-PUR, Sandviç ve Sprey Kaplama
“Tartan zemin” terimi genellikle tüm sentetik pistleri tanımlamak için kullanılsa da, aslında farklı performans, dayanıklılık ve maliyet seviyelerine sahip çeşitli sistemler mevcuttur:
Bu sistemler arasındaki seçimin, projenin başlangıcındaki şartnamede net bir şekilde tanımlanması hayati önem taşır. “IAAF standartlarında tartan pist” gibi muğlak bir ifade, yüklenicinin kendine göre ekonomik olan sistemi uygulayarak maliyetten kaçınmasına, ancak yatırımcının beklentilerinin karşılanmamasına yol açabilir. Bu, projenin en başında uzman bir danışman tarafından teknik şartnamenin detaylı bir şekilde hazırlanmasının neden bu kadar kritik olduğunun en net göstergesidir.

Geometri ve Ölçüm Hassasiyeti – Santimetrelerin Önemi
Bir atletizm pistinin kalbi, onun geometrisidir. World Athletics kuralları bu konuda son derece katı ve nettir.
4. Bölüm: Onay Labirenti – Adım Adım World Athletics Sertifikasyon Süreci
World Athletics sertifikası almak, bir projenin uluslararası standartlara uygunluğunun nihai tescilidir. Bu süreç, doğru planlama ve uzman rehberliği ile yönetildiğinde sorunsuz ilerleyebilen, ancak adımları bilinmediğinde karmaşık bir labirente dönüşebilen bir yolculuktur. Başvurudan onaya kadar olan bu süreç, idari prosedürler ile sahadaki teknik testlerin bir birleşiminden oluşur. İşte bu yolculuğun adım adım haritası:
Başvurudan Onaya – Sertifika Sürecinin Yol Haritası
Adım 1: Proje Hedeflerinin Belirlenmesi ve Doğru Sertifika Sınıfının Seçimi
Her şeyden önce, tesisin vizyonu netleştirilmelidir. Tesis, Olimpiyatlar veya Dünya Şampiyonaları gibi en üst düzey etkinliklere mi ev sahipliği yapmayı hedefliyor, yoksa ulusal şampiyonalar ve bölgesel müsabakalar için mi kullanılacak? Bu soruya verilecek cevap, projenin Class 1 mi yoksa Class 2 mi hedeflenmesi gerektiğini belirler. Bu karar, bütçeyi, zaman planını ve gereken denetim seviyesini doğrudan etkilediği için projenin en başında verilmelidir.
Adım 2: Başvuru ve Dokümantasyon Hazırlığı
Karar verildikten sonra, World Athletics‘e resmi başvuru için gerekli belgelerin hazırlanması gerekir. Bu belgeler genellikle şunları içerir:
Adım 3: Akredite Laboratuvarın Rolü ve Seçimi
Bu adım, özellikle Class 1 projeleri için kritik öneme sahiptir ve projenin başarısını doğrudan etkiler. World Athletics, yüzey testlerinin (hem ürün sertifikası için yapılan laboratuvar testleri hem de Class 1 için zorunlu olan yerinde testler) sadece kendisi tarafından akredite edilmiş laboratuvarlar tarafından yapılabileceğini şart koşar. Bu laboratuvarlar, gerekli teknik donanıma, uzmanlığa ve en önemlisi, tarafsızlığa sahip oldukları kanıtlanmış kuruluşlardır. World Athletics, akredite laboratuvarların listesini düzenli olarak yayınlamaktadır.
Bu noktada, projenin başarısı doğru laboratuvar partnerini seçmeye bağlıdır. Field Spor Teknolojileri olarak, World Athletics tarafından akredite olan IBV laboratuvarı ile olan münhasır temsilciliğimiz, bu süreci müşterilerimiz için sorunsuz ve güvenilir hale getirmektedir. Bu birliktelik, sadece bir test hizmeti sağlamanın ötesinde, projenin en başından itibaren doğru standartların hedeflenmesini ve test sürecinin verimli bir şekilde yönetilmesini sağlar.
Adım 4: Saha Ölçüm ve Test Prosedürleri
Dokümanlar hazırlandıktan sonra saha çalışmaları başlar.
Adım 5: Raporların Sunulması ve Değerlendirme
Tamamlanan Ölçüm Raporu ve Yerinde Performans Test Raporu, başvuru formu ve diğer belgelerle birlikte World Athletics‘in ilgili departmanına sunulur. WA uzmanları, sunulan raporları inceler, verilerin tutarlılığını ve standartlara uygunluğunu kontrol eder. Bu aşamada ek bilgi veya düzeltme talep edilebilir.
Adım 6: Sertifikanın Verilmesi ve Geçerlilik Süresi
Tüm belgelerin ve test sonuçlarının standartlara uygun bulunması halinde, World Athletics tesis için resmi sertifikayı düzenler ve başvuru sahibine iletir. Sertifikalı tesis, WA’nın resmi listesinde yayınlanır. 2019’dan itibaren verilen sertifikaların maksimum geçerlilik süresi 5 yıldır. Ancak bu süre, pistin yaşına göre kısalabilir. Örneğin, 8 yaşından büyük bir pist genellikle sertifikalandırılamaz. Bu nedenle, sertifikanın geçerliliğini korumak için düzenli bakım ve zamanında yenileme başvurusu yapmak büyük önem taşır.

5. Bölüm: Sahadaki Engeller – Pist Projelerinde Sertifikasyon Başarısızlığının Yaygın Nedenleri
Bir atletizm pisti projesi, yüksek bir yatırım ve büyük umutlarla başlar. Ancak, tüm iyi niyetlere rağmen, birçok proje sertifikasyon aşamasında beklenmedik engellerle karşılaşarak başarısızlığa uğrar. Bu başarısızlıklar, genellikle gözden kaçan teknik detaylar, yetersiz planlama veya hatalı uygulamalardan kaynaklanır ve sonuçları hem maliyetli hem de itibar zedeleyicidir. Yılların saha tecrübesiyle, bu milyonlarca liralık hataların tekrar tekrar yapıldığına şahit oldum. Bu bölümde, sertifikasyon sürecini raydan çıkaran en yaygın beş engeli ve bu tuzaklardan nasıl kaçınabileceğinizi ele alacağız.
Milyonlarca Liralık Hatalar – Sertifikasyon Sürecini Raydan Çıkaran 5 Yaygın Engel
1. Yetersiz Şartname ve Planlama:
Başarısızlığın kök nedeni genellikle projenin en başında, yani ihale şartnamesinin yazıldığı aşamada yatar. “World Athletics standartlarında tartan pist” gibi genel ve muğlak ifadeler içeren şartnameler, yoruma açıktır ve felakete davetiye çıkarır. Yüklenici, maliyeti düşürmek için projenin gerektirdiği Full-PUR sistem yerine daha düşük kaliteli bir sprey kaplama sistemi önerebilir veya UV dayanımı düşük bağlayıcılar kullanabilir. Bu durum, pistin beklenenden çok daha erken yıpranmasına, renk solmasına ve performansını kaybetmesine yol açar. Projenin hedeflerini (örn. “Class 2 sertifikalı, 15 yıl ömürlü bir pist“) karşılayacak spesifik malzeme türleri, katman kalınlıkları ve uygulama metotları şartnamede net bir şekilde tanımlanmalıdır.
2. Gözden Kaçan Altyapı Sorunları:
Proje paydaşları genellikle pistin görünen renkli yüzeyine odaklanırken, başarının temelini oluşturan altyapıyı ihmal ederler. En yaygın hata, drenaj sisteminin yetersiz planlanmasıdır. Yüzeyde biriken veya yüzey altına sızan su, sentetik katmanların alttaki asfalt/beton tabakasından ayrılmasına (delaminasyon), yüzeyde kabarcıklar oluşmasına ve özellikle soğuk iklimlerde donma-çözülme etkisiyle yapının tamamen bozulmasına neden olur. Benzer şekilde, asfalt veya beton tabakanın yüzey düzgünlüğünün (dalgalanma) gereken toleransların (örn. 3mm/3m) dışında olması, sentetik yüzeyin homojen olmayan bir kalınlıkta serilmesine yol açar. Bu durum, hem sporcu performansı için tutarsız bir zemin yaratır hem de Class 1 yerinde testlerinde doğrudan başarısızlık sebebidir.
3. Uygulama ve İşçilik Hataları:
Sentetik yüzey uygulaması, hassas bir kimyasal reaksiyon ve ustalık gerektiren bir süreçtir. Poliüretan bağlayıcıların ve granüllerin karıştırılma oranlarındaki küçük bir hata, yüzeyin ya çok sert ya da çok yumuşak olmasına neden olabilir. Uygulamanın aşırı sıcak, soğuk veya nemli hava koşullarında yapılması, malzemenin kürleşme sürecini olumsuz etkileyerek dayanıklılığını azaltır. Finişer ile yapılan serim işlemindeki tecrübesizlik, yüzeyde dalgalanmalara veya birleşim yerlerinde kusurlara yol açabilir. Bu tür işçilik hataları, genellikle geri döndürülemez ve pistin tamamen sökülüp yeniden yapılmasını gerektirebilir.
4. Boyutsal ve Geometrik Yanlışlıklar:
Bu, tamamen ölçüm ve aplikasyon hassasiyeti ile ilgili bir sorundur. İnşaat sırasında yapılan küçük bir ölçüm hatası, viraj yarıçapının yanlış hesaplanmasına, kulvar genişliğinin standart dışı olmasına veya start/finiş çizgilerinin yanlış yerleştirilmesine neden olabilir. Bu hatalar, inşaat tamamlandıktan sonra lisanslı ölçüm uzmanı tarafından yapılan denetimde ortaya çıkar ve Ölçüm Raporu’nun WA tarafından reddedilmesine yol açar. Çizgilerin yeniden çizilmesi bazen mümkün olsa da, temel geometrideki bir hata, sertifikasyonun imkansız hale gelmesi anlamına gelebilir.
5. Kalitesiz veya Sertifikasız Malzeme Kullanımı:
Proje maliyetlerini düşürmek amacıyla, bazı yüklenicilerin şartnamede belirtilen WA Ürün Sertifikalı malzemeler yerine, daha ucuz, sertifikasız veya sahte ürünler kullanmaya çalıştığı durumlarla karşılaşılabilmektedir. Bu durum, özellikle Class 2 projeleri için ölümcül bir hatadır, çünkü Class 2 sertifikasının temeli, kullanılan ürünün WA tarafından onaylanmış olmasına dayanır. Sertifikasız bir ürün kullanıldığı tespit edildiğinde, proje doğrudan reddedilir.
Bu hataların tamamı, projenin erken aşamalarında yapılacak titiz bir atletizm pisti denetimi ve uzman danışmanlığı ile önlenebilir. Denetim, sadece bir kontrol değil, projenizin yatırımını güvence altına alan bir sigortadır.
Potansiyel Hata | Teknik Sonuç | Proaktif Önlem / Field Spor Çözümü |
Yetersiz Drenaj Planı | Yüzeyde kabarma, katman ayrılması (delaminasyon), donma-çözülme hasarı, su birikintileri. | Proje başında 3D topografik modelleme ile hassas eğim ve drenaj planı oluşturulması. İnşaat sırasında drenaj hatlarının ve eğimlerin yerinde denetlenmesi. |
Asfalt/Beton Yüzey Pürüzlülüğü | Sentetik katman kalınlığında tutarsızlık, zayıf yapışma, Class 1 yerinde testlerinde (in-situ) başarısızlık. | Şartnamede lazer kontrollü finişer kullanımının zorunlu kılınması. Sentetik uygulama öncesi yüzey düzgünlüğünün mastarlarla test edilmesi. |
Yanlış Malzeme Formülasyonu | UV’ye dayanıksızlık sonucu erken renk solması, yüzeyin sertleşmesi veya yumuşaması, performans kaybı. | Şartnamede kullanılacak poliüretan bağlayıcı (aromatik/alifatik) ve EPDM granül tipinin net olarak belirtilmesi. Tedarikçi denetimi ve şantiyeye gelen ürünlerden numune alınıp test edilmesi. |
Hatalı Çizgi Çizimi | Ölçüm Raporu’nda başarısızlık, yarışma mesafelerinin yanlış olması, sertifikanın reddedilmesi. | GPS veya Lazer güdümlü robotik çizgi makinelerinin kullanılması. Deneyimli ve bu konuda uzmanlaşmış bir aplikasyon ekibi ile çalışılması. |
6. Bölüm: Sertifikanın Ötesinde – Uzun Vadeli Başarı İçin 360° Teknik Partnerliğin Rolü
Bir World Athletics sertifikası almak, bir projenin sonu değil, tesisin uluslararası standartlardaki yaşam döngüsünün başlangıcıdır. Başarıyı elde etmek kadar, onu sürdürülebilir kılmak da önemlidir. Geleneksel inşaat modeli (Müşteri → Mimar → Yüklenici), genellikle parçalı bir yapıya sahiptir ve taraflar arasında iletişim kopukluklarına, sorumlulukların dağılmasına ve nihayetinde önceki bölümde bahsettiğimiz maliyetli hatalara yol açabilir.
Özellikle atletizm pisti gibi son derece teknik ve hassas projelerde, başarıyı garantilemenin modern ve kanıtlanmış yolu, bütünsel bir proje yönetimi felsefesini benimsemekten geçer. Bu felsefenin merkezinde ise projenin her aşamasına hakim, tarafsız bir teknik partner yer alır.
Proje Değil, Partnerlik – Başarıyı Sürdürülebilir Kılan Bütünsel Yaklaşım
Field Spor Teknolojileri’nin 360° Partnerlik olarak tanımladığı bu yaklaşım, projenin farklı aşamalarını birbirinden kopuk adımlar olarak değil, birbiriyle entegre bir bütün olarak ele alır.
Fizibiliteden Şartnameye – Projenin Kaderinin Belirlendiği Aşama
Her şey doğru soruları sormakla başlar. Bir teknik danışmanın projenin en başındaki rolü, müşterinin vizyonunu teknik bir yol haritasına dönüştürmektir.

İnşaat Sürecinde Kalite Kontrol ve Denetim
İyi bir şartname, ancak doğru uygulandığında bir anlam ifade eder. İnşaat aşamasında teknik partner, müşterinin sahadaki “gözü ve kulağı” olur. Bu süreç şunları içerir:
Sertifika Yönetimi ve Yenileme Süreçleri
Sertifika alındıktan sonra partnerlik bitmez. Bir tesisin uluslararası standartlarda kalması, sürekli bir taahhüt gerektirir.
Bir tesisin uluslararası standartlarda kalması, sürekli bir taahhüt gerektirir. Field Spor Teknolojileri, sunduğu Sertifika Yönetimi hizmetiyle, projenin teslimatından yıllar sonra bile partneriniz olmaya devam eder, tesisinizin değerini ve uluslararası geçerliliğini korur.
Küresel Standartlar, Bölgesel Uzmanlık
World Athletics‘in küresel standartlarını uygulamak, bu standartları Türkiye, Türki Cumhuriyetler ve Ortadoğu gibi farklı coğrafyaların yerel dinamikleriyle birleştirmeyi gerektirir. Bölgesel iklim koşulları (yüksek sıcaklık, nem, UV radyasyonu), mevcut malzeme dinamikleri ve yerel yüklenicilerin teknik kapasiteleri gibi faktörler, projenin başarısını doğrudan etkiler. Field Spor Teknolojileri‘nin değeri, bu küresel standartlara olan tam hakimiyetini, bölgesel uzmanlık ve tecrübesiyle birleştirerek her proje için en optimize ve gerçekçi çözümleri sunabilmesinde yatmaktadır.
World Athletics Sertifikasyonu, bir atletizm tesisi için sadece bir kalite belgesi değil, aynı zamanda stratejik bir varlıktır. Uluslararası itibarın kapısını aralar, sporcu sağlığını ve performansını güvence altına alır, prestijli organizasyonlara ev sahipliği yapma imkanı tanır ve yapılan büyük yatırımın uzun vadede korunmasını sağlar.
Bu rehberde detaylandırdığımız gibi, bu hedefe ulaşmak, Class 1 ve Class 2 arasındaki kritik farkları anlamayı, pistin temelinden yüzeyine kadar her teknik detaya hakim olmayı ve sertifikasyon sürecinin adımlarını doğru yönetmeyi gerektirir. Gördüğümüz üzere bu yolculuk, yetersiz planlama, altyapı hataları ve uygulama kusurları gibi önlenebilir risklerle doludur.
Başarının anahtarı, geleneksel ve parçalı inşaat anlayışından uzaklaşarak, projenin tamamını kapsayan bütünsel, teknik ve proaktif bir proje yönetimi stratejisine geçmektir. Bu stratejinin merkezinde, projenin fizibilite aşamasından başlayarak, şartname hazırlığı, sertifikasyon yönetimi ve uzun vadeli bakım süreçlerine kadar her adımda size rehberlik edecek, tarafsız ve deneyimli bir teknik partner yer alır.
Field Spor Teknolojileri, akredite laboratuvar temsilciliği ile, 5 kıtaya yayılan saha tecrübesi ve küresel standartları bölgesel uzmanlıkla birleştiren 360° Danışmanlık felsefesiyle, bu partnerliği en üst düzeyde sunmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Class 1 ve Class 2 sertifikası arasındaki en temel fark nedir?
En temel ve kritik fark, test metodolojisindedir. Class 1 Sertifikası için, pistin inşası tamamlandıktan sonra World Athletics tarafından akredite edilmiş bir laboratuvarın sahaya gelerek yüzeyin performansını (şok emilimi, dikey deformasyon vb.) özel cihazlarla test etmesi zorunludur. Bu “yerinde test” (in-situ test), inşaat kalitesinin sahadaki gerçek yansımasını ölçer. Class 2 Sertifikası için ise yerinde test zorunlu değildir; bunun yerine, pistte kullanılan sentetik yüzey malzemesinin geçerli bir World Athletics Ürün Sertifikası’na sahip olması ve tesisin geometrik ölçümlerinin doğru olması yeterlidir. Kısacası, Class 1 en üst düzey yarışmalar için “tesisin tamamının” performansını kanıtlarken, Class 2 “kullanılan ürünün” ve “geometrik doğruluğun” standartlara uygunluğunu garanti eder.
Not: Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Türkiye’deki Class 2 sertifikalı projelerinde yüzey performans denetimleri zorunluluktur.
Standart bir 400 metrelik atletizm pistinin temel teknik özellikleri nelerdir?
Standart bir atletizm pisti, her biri 84.39 metre uzunluğunda iki düzlük ve eşit yarıçaplı iki virajdan oluşur. Toplam uzunluk, en iç kulvarın bordürden 30 cm dışarıdaki teorik koşu çizgisi üzerinden ölçüldüğünde tam olarak 400 metredir. Her bir kulvarın genişliği 1.22 metre (±0.01m toleransla) olmalıdır. Pistin yüzey eğimleri de kritik öneme sahiptir: Su drenajı için pistin içe doğru olan yanal eğimi maksimum %1.0, koşu yönündeki genel eğim ise maksimum %0.1 olabilir.
“Tartan pist” nedir ve ortalama ömrü ne kadardır?
“Tartan pist”, genellikle poliüretan bağlayıcılar ile SBR (Stiren-Bütadien Kauçuk) ve EPDM (Etilen Propilen Dien Monomer) kauçuk granüllerinin birleşiminden oluşan sentetik atletizm pisti yüzeyleri için kullanılan genel bir terimdir. Bu zeminlerin ömrü; kullanılan malzemenin kalitesine (özellikle UV dayanımına), iklim koşullarına, kullanım yoğunluğuna ve en önemlisi yapılan bakımın düzenliliğine bağlı olarak büyük ölçüde değişir. İyi bakılmış, kaliteli malzemelerle inşa edilmiş bir pistin ortalama fonksiyonel ömrü 15 ila 20 yıl arasında olabilir.
Sertifikalı bir atletizm pistinin bakımı nasıl yapılmalıdır?
Doğru bakım, pistin ömrünü uzatır ve performansını korur. Temel bakım adımları şunlardır:
Düzenli Temizlik: Pist yüzeyindeki toz, yaprak, çamur gibi yabancı maddeler düzenli olarak süpürülmeli veya alçak basınçlı hava üfleyicilerle temizlenmelidir.
Periyodik Yıkama: Yüzeydeki inatçı kirleri, yosun veya küf oluşumunu engellemek için pist, su ve aşındırıcı olmayan hafif deterjanlar kullanılarak düşük basınçlı su ile periyodik olarak yıkanmalıdır. Yüksek basınçlı su, yüzeye zarar verebilir.
Leke Kontrolü: Dökülen sıvılara anında müdahale edilmelidir. Özellikle yağ, mürekkep gibi zorlu lekeler için üreticinin tavsiye ettiği özel temizleyiciler kullanılmalıdır.
Küçük Onarımlar: Yüzeyde oluşan küçük çatlaklar veya yıpranmalar, büyümeden ve daha maliyetli sorunlara yol açmadan derhal onarılmalıdır.
Kimyasallardan Kaçınma: Zemine zarar verebilecek solventler, asit bazlı temizleyiciler ve sert fırçalar kesinlikle kullanılmamalıdır.
World Athletics sertifikasyon başvuru ücretleri ne kadardır?
World Athletics tarafından belirlenen resmi başvuru ücretleri, sertifika sınıfına göre değişmektedir. Güncel rakamlara göre, ilk Class 1 Tesis Sertifikası için başvuru ücreti 10,000 USD, Class 2 Tesis Sertifikası için ise 2,000 USD‘dir. Bu ücretlerin sadece World Athletics’e yapılan başvuru bedeli olduğunu, akredite laboratuvar testleri, saha ölçüm hizmetleri ve danışmanlık gibi diğer maliyetleri kapsamadığını unutmamak önemlidir.
World Athletics Tesis Sertifikası ne kadar süreyle geçerlidir ve yenileme süreci nasıl işler?
2019’dan itibaren verilen sertifikaların maksimum geçerlilik süresi 5 yıldır. Ancak bu süre, pistin yaşına göre kısalabilir. Örneğin, yeni bir pist 5 yıl geçerlilik alırken, 4-5 yaşındaki bir pist 3 yıl, 8 yaşındaki bir pist ise sadece 1 yıl geçerlilik alabilir. 8 yaşından büyük pistler genellikle yeniden sertifikalandırılamaz ve yenileme (resurfacing) gerektirir. Sertifika yenileme süreci, mevcut sertifikanın süresi dolmadan önce bir Tesis Denetim Raporu (Facility Inspection Report) sunularak uzatma başvurusunda bulunulmasını içerir. Eğer pistin yüzeyi ömrünü tamamlamışsa, yenileme işlemi, mevcut yüzeyin onarılması veya tamamen sökülüp yeniden kaplanması gibi adımları içeren yeni bir inşaat projesi gibi ele alınır.
Tesisimde uluslararası bir yarışma düzenlemek İçin ne yapmalıyım?
Elit atletlerin performanslarının dünya sıralamaları ve rekorlar için tanınacağı bir yarışma düzenlemek için, etkinliğinizin World Athletics Küresel Takvimi’ne dahil edilmesi gerekir. Bunun için, yarışma tarihinden en az 60 gün önce başvurunun World Athletics tarafından onaylanmış olması zorunludur. Ulusal federasyon (örneğin Türkiye için TAF) üzerinden yapılan başvuruların ve onay süreçlerinin zaman alacağı düşünülerek, organizatörlerin başvurularını yarışmadan en az 90 gün önce yapmaları şiddetle tavsiye edilir.
Bir atletizm pisti projesinin maliyeti ve süresi hakkında genel bir fikir verilebilir mi?
Bu, projenin en değişken unsurlarından biridir. Maliyet; projenin yapıldığı ülkeye, sahanın mevcut durumuna (altyapı ihtiyacı), seçilen sentetik yüzey sisteminin türüne (örneğin Full-PUR sistemler, sprey sistemlere göre daha maliyetlidir), pistin büyüklüğüne ve hedeflenen sertifika sınıfına (Class 1 testleri ek maliyet getirir) göre önemli ölçüde değişir. Benzer şekilde, projenin süresi de bu faktörlere bağlıdır. Örneğin, mevcut bir stadın pistinin yenilenmesi işi için bir ihalede 60 günlük bir süre belirtilebilirken , malzeme temini gibi süreçler daha kısa olabilir. Net bir maliyet ve zaman planı için, projenin tüm detaylarını içeren bir fizibilite çalışması ve uzman bir danışmanlık hizmeti alınması en doğru yaklaşımdır.
Bilgi Almak İster Misiniz?
Uluslararası standartlarda bir atletizm tesisine sahip olma vizyonunuzu, kanıtlanmış uzmanlık ve bütünsel bir partnerlikle gerçeğe dönüştürmek için bugün bizimle iletişime geçin.
Değerlendirme
Gönderiyi değerlendirmek ister misiniz?